“AKINSOFT uzun zamandır bildiğimiz bir firma. Türkiye’nin önde gelen yazılım devlerinden biri. Çok farklı sektörlere hitap eden yazılımlarına her geçen gün yenilerini ekliyor. Muhasebe ve kafe yazılımlarını kendi derslerimde örnek olarak gösteriyorum.”
Davut Bey öncelikle bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz.
Ben de size mesleğimizi tanıtma, görüşlerimizi ifade etme manasında vermiş olduğunuz bu fırsattan dolayı teşekkür ederim.
Bilgisayar Mühendisliği’nin kolaylıkları ve zorluklarından bahsedebilir misiniz?
Bilgisayar Mühendisliği gelişen teknoloji ile birlikte sürekli değişen, insanlara hayatı kolaylaştıran, her gün farklı bir uygulama ve hizmet ile kendini gösteren bir mühendislik dalıdır. Bundan dolayı her geçen gün önemi artmaktadır. Fakat bilgisayar kullanıcılarının artması ve de farklı alanlarda kullanılıyor olması bilgisayar mühendislerinin işini zorlaştırmaktadır. Artık her sektörden yazılım talebi gelmekte ve bilgisayar mühendisleri de bu sektörlere yazılım olarak çözüm sunmaktadırlar. Sektörü iyi analiz etmeden o sektör için iyi bir program yazmak ise çok zordur. Ayrıca yazılımlar ile birlikte iş koluna özel donanımlarında tasarlanması ve uyumlu hale getirilmesi mühendislerin işi olmaktadır. Bu sebepler bir bilgisayar mühendisinin kendini yenilemeden çalışmasının imkânsız hale getirmektedir.
Gerekli olan bir bilgisayar, internet bağlantısı ve programlar ile inanılmaz denecek faydalı işler yapılabilmesi yani ekonomik olması en büyük avantajı olarak görüyorum. Zorluk olarak kişinin kendini yenilemesi, bilgilerini güncel tutması ve teknolojileri takip etmesi gerekliliğini sayabiliriz. Bilgisayar mühendislerinin karşılaşabilecekleri en büyük zorluk ise, iş talebinin geldiği gruplar bilgisayar mühendisliği kavramı hakkında hiç bilgileri yok ve bilgisayar mühendisinin yapacağı yazılım gözle görülür bir varlık değil sadece arayüzleri gözle görülebilirdir. Bundan dolayı iş talebi ile bu talebi karşılayacak olan bilgisayar mühendislerinin en büyük çıkmazı olmaktadır, çünkü iş talebi gelen grup bu işe bir maliyet ayıracaktır ve bunun sonucunda bir CD veya flash bellek alacaktır. Bu da iş talebinde bulunan grupta işi karşılayan gruba (bilgisayar mühendisleri) karşı güvensizliğe yol açmaktadır.
Teknoloji hayatımızın her alanında var fakat gelişmiş ülkelere oranlayacak olursak. Biz neredeyiz teknoloji yolunda?
Teknolojiyi, mevcut imkânlar ve alt yapıya bağlı olarak en iyi kullanan ülkelerden biri olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Ama bir Amerika bir Almanya ya da Japonya gibi değiliz. Çünkü onlar bizden çok daha önce Teknoloji üretmeye ve kullanmaya başladılar. Bu ülkelerin şu anki teknoloji ve Ar-Ge yatırımları bizim ülkemizin toplam bütçesinden fazla. Ama biz de artık teknolojiyi kullanmada, yeni çıkan teknolojileri takip etmede gelişmiş ülkeler seviyesindeyiz. 90’lı yıllardan sonra teknoloji alanındaki gelişmemiz ivme kazanarak artmaktadır.
Dünya ülkelerinin teknoloji kullanım ve geliştirme verilerini göz önünde bulundurduğumuzda, teknoloji geliştiren ve kullanan ülkeler arasında yüzde onluk dilimde yer aldığımızı açıklıkla ifade etmek isterim.
Teknolojiyi toplum olarak verimli kullandığımızı düşünüyor musunuz?
Bu konuda ben ümitvarım. Yani gelecekte çok daha iyi olacak diye düşünüyorum. Mevcut durumu ise bir çocuğun yürümesine benzetirsek, şu an için ayağa kalktık ve sendelemeden yürüyoruz, yakın gelecekte koşabileceğiz hatta depar atabileceğiz.
1991 yılında Malatya Ş.K.Ö Anadolu Teknik Elektronik Bölümü’ne kayıt yaptığımda dünya bankası destekli bir okuldu. Kullandığımız bilgisayarlar, laboratuvarlar İngiltere tarafından kurulmuştu. Çok para ödenmişti. Üniversiteye gittiğimde de aynı setler kullanılıyordu ve yine çok para ödenmişti. Neden bunları kullanıyoruz dediğimizde; ülkemizde bunları yapabilecek teknoloji yok denilmişti. 2000’li yıllardan sonra ise, üniversitelerde ve meslek okullarında yerli üreticilerin ürettiği setler kullanılmaya başlandı. SIU2002 kongresinde bir hocamız tasarımlarını Türkiye’de yaptığını ama üretimlerini ise yurt dışında yaptırdığını söylemişti.
TIPTEKNO2014 kongresinde ise, Amerika’da çalışan bir hocamız gerekli sensörleri Türkiye’de ürettirdiğini söyledi. Mesela AKINSOFT ürettiği yazılımlar ile ülkemizde birçok sektöre hizmet vermekte. Hatta insansı robot konusunda yaptığı çalışmalar ile ülkemizi dünyada başarı ile temsil etmektedir. AKINCI-2 gibi... Hatta teknokentler sayesinde yurtdışına yazılım satan firmaların sayısı her geçen gün artmaktadır. Savunma sanayimizin kat ettiği mesafeyi ve onunla birlikte gelişen teknolojik altyapıyı anlatmaya gerek yok.
Diğer önemli bir husus bilgisayar mühendisliği için konuştuğumuzdan belki bilgisayar üretmeye kalkışmak beyhude bir iş olacaktır, fakat bilgisayar kullanarak veya bilgisayarın parçalarını kullanarak yeni alanlarda yeni teknolojiler üretme fırsatı kaçmış bir tren değildir. En önemli husus bir toplumda problemlerden şikâyet etmek çok fazla ise, mühendisler için fırsatların bol olduğu bir yerdir. Bu durum kısmen de olsa ülkemizde geçerli olan bir durumdur; bunun anlamı ülkemizde mühendislerin yapacakları daha çok iş var.
Türkiye’de bilgisayar teknolojilerinin ilerleyişi ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Türkiye’de bilgisayar teknolojileri üretimi ve kullanımı çok başarılı bir şekilde devam etmektedir. Birçok resmi ve özel firmalar mevcut teknolojiye yatırım yaparak, hemen kullanıcıların hizmetine sunmakta ya da kendileri geliştirerek dünyanın hizmetine sunmaktadır. E-devlet, Bankacılık, Mobil uygulamaları buna örnek verebiliriz.
Bilgisayar Mühendisliği okuyan, okumak isteyen birçok öğrenci var. Onlara sektörünüz, iş imkânları ve kendilerini geliştirmeleri noktalarında ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?
Değerli arkadaşlar; “Bilgisayar Mühendisliğinin iş alanları nerelerdir?” derseniz. Kısacası heryerde rahatlıkla çalışabilir. Ama başarılı bir bilgisayar mühendisi olmanın ilk şartı bilgisayarı sevmek ve onunla vakit geçirmekten usanmamaktır. Bunu yapabilirim diyorsanız bu mesleği seçebilirsiniz. Seçmiş olan arkadaşlara ise tavsiyem; sevdiğiniz bir bilgisayar alanında uzmanlaşın. Bir kişinin her şeyi bilmesi söz konusu değildir. Uzmanlara daima ihtiyaç var. Güvenlik, ağ yönetimi, yazılım geliştirme, web teknolojileri, veri tabanı yönetimi, veri analizi, oyun, gibi konular başlıca seçilebilecek konulardır.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın çalışmalarıyla ilgili neler söylemek istersiniz? Sizce çalışmaları yeterli mi?
Bakanlığın çalışmaları hiç yeterli değil, yaptığı çalışmaları ise tam anlamıyla anlatamıyor. Örnek verecek olursak, Teknogirişim desteği var fakat öğrenciler ve mezunlar tam bilmedikleri için çekiniyorlar. SANTEZ gibi akademiye ve sanayiye yönelik programları var özendirici değil. KOSGEP destekleri düzenli değil bundan dolayı fazla verim alınamadığı kanısındayım. Bir akademisyen zaten ticaretten anlasa ya da kabiliyeti olsa tüccar olurdu akademisyen olmazdı. Devlet olarak her türlü destek verilmeli, özgür ortam oluşturulmalı ama denetlemede çok iyi yapılmalı.
Sizin de üniversite olarak teknoloji alanında güzel çalışmalarınız var bunlardan biraz bahsedebilir misiniz? Bu projelerde kamu kurumlarından gerekli desteği görüyor musunuz?
İnönü Üniversitesi, Teknolojiyi iyi takip eden yeniliklere açık bir üniversitedir. Her türlü yatırım desteklenmekte sonucunda üniversitemize ve ülkemize fayda sağlanması amaçlanmaktadır. Türkiye’nin en büyük güneş enerji santrali üniversitemizde kurulmaktadır. Karaciğer naklinde Dünyanın ikinci en büyük merkeziyiz. Akredite laboratuvarlara sahiptir.
Yeni açılan güncel fakülte ve bölümlerle gelişimini devam ettirmektedir. Öğrenci ve araştırma odaklı bir üniversiteyiz.
Diğer kurumlardan İstediğimiz düzeyde destek alamasak da üniversitemiz imkânlarını sonuna kadar kullanabilmekteyiz.
Son olarak AKINSOFT yazılımları ve robotik çalışmalarıyla ilgili neler söylemek istesiniz?
AKINSOFT uzun zamandır bildiğimiz bir firma. Türkiye’nin önde gelen yazılım devlerinden biri. Çok farklı sektörlere hitap eden yazılımlarına her geçen gün yenilerini ekliyor. Muhasebe ve kafe yazılımlarını kendi derslerimde örnek olarak gösteriyorum. Robotik alanında ise Akıncı-2 den sonra takip etmeye başladım. Böyle bir çalışmayı ülkemizden bir firmanın yapıyor olması beni ayrıca gururlandırdı.
AKINSOFT’tan hem yazılım hem de robotik alanında yakın gelecekte çok büyük başarılar bekliyorum.
Davut HANBAY Kimdir?
1976 yılında Malatya’da doğdu. Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora Eğitimini Elazığ Fırat Üniversitesi’nde tamamladı. Halen Malatya, İnönü Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde Öğretim Üyesi olarak çalışmaktadır. Çalışma alanları; yapay zeka, sinyal işleme, akıllı sistemler ve sistem modellemedir.